“Yüzgöz Olma” -Enis Batur
Madde ve form (ya da suret), felsefe tarihinde ilk kez Aristoteles tarafından ortaya atılan önemli kavramlardır. Madde ve formu her şeyde bulabiliriz. Bu nedenle şöyle de denilebilir: Evrenin varlığı ve hareketi madde ve surete dayanmaktadır. Başlangıçta Aristoteles’i bu iki ilkeye yönlendiren şey, nesneyi oluşturan malzemeler ile nesnenin yapısı arasında gözlemlediği fark olmuştur. Bizim coğrafyamızdan da birçok şair-düşünür “suret” (form) kavramına odaklanmış, örneğin Rumi’nin mesajının tamamı kendisinin “yüz” ve “anlam” ayrımında ifade ettiği kodu kullanılarak açıklanabilir ve yorumlanabilir. Rumi, suret ve manayı birbirinden ayırarak ve sureti manaya götüren bir kod olarak kullanarak, ontolojisinin en derin öğretilerini kendi merceğinden anlatır, biliyoruz ki Hallac-ı Mansur’u çok iyi kavrayarak bunu başarır. Hurufi düşüncesinde ise hiçbir gerçeğin meçhul ve suretten yoksun olmadığı ve asla olamayacağıdır. Modern zamanlardan Levinas’ı unutmamak gerek. Yüz, onun düşünce ekseninde etiğin başlangıç noktası olarak görülür. Gilles Deleuze, “Sinema: Hareket, İmge” başlıklı çalışmasında yakın plan çekilmiş yüz ifadelerinin taşıdığı anlam katmanlarına odaklanır.
Şair, yazar Enis Batur, 11 Eylül 2018 tarihi ve saat 16.45-17.10 arasında bir çalışma yapar. Üzerinde Miguel de Cervantes’in portresi olan boş bir defteri masasına alır ve 32 adet yüz-göz resmi çizer. Bu yüzler ve de gözler neler anlatmazlar ki? Neredeyse bir ömre sığan, bakmak ve görmek kavramları arasındaki o derin oyluma davet ediyor bizi bu çalışma. Kitap “art book” olarak tasarlandı, iç sayfa ve kapakta özel kâğıt kullanıldı ve sınırlı sayıda basıldı, 60 adedi satışa sunuluyor, nüshaların tamamı damgalı, numaralı, özel etiketlidir. Kitabın tasarımını yazar Levent Şentürk yaptı.
Tek Sipariş Noktası: www.simurgart.com